LOADING...

Başa dön

 Gel Vatandaş, Kesmece Değilse Ne!
6 Ağustos 2025

Gel Vatandaş, Kesmece Değilse Ne!

  • 0

Ali Korkmaz ve Karpuzun Ötesindeki Hikâye

 

Bilnet Okulları ve Bilgi Köprüsü Eğitim Kurumları’nın kurucusu, aynı zamanda AK Parti’nin eski Kent Konseyi Başkanı olan Ali Korkmaz… Yıllarca Kocaeli siyasetinde ve eğitim camiasında aktif rol almış bir isim. Ne olmuştu, hatırlayalım…

Geçmişte, Kent Konseyi’ne bağlı YEDEP organizasyonu kapsamında gündeme gelen bazı iddialar sonucunda, hem Kent Konseyi Başkanlığı görevinden hem de AK Parti’deki görevinden istifa etmişti.

Bu süreçte yerel basının bir kısmı konunun üstüne gitti, bir kısmı ise ya sessiz kaldı ya da yetersiz bir tutum sergiledi.

Gelelim günümüze…

Son haftalarda Ali Korkmaz’ın adı yeniden medyada yer buldu.

Ancak bu kez başka bir vesileyle: karpuz!
Evet, yanlış duymadınız: karpuz.

BilKamp Bahçelerinde, permakültür esaslarına uygun olarak yetiştirilen ve doğayla uyumlu tarım anlayışının ilk meyvelerinden biri olan bu karpuzlar, bazı yerel basın mensuplarına ve isimlere “hediye” olarak gönderildi.

Kimileri bu jesti haber yaptı, kimileri “abim göndermiş” diyerek sosyal medya paylaşımların’da bulundu.

Bu bir promosyon muydu, bir tanıtım mıydı, bir jest mi? Tartışılır…

Ama asıl mesele bu değil.
Mesele şu: Bu karpuzlar yalnızca “yenilecek” bir meyve mi, yoksa verilmek istenen bir mesajın taşıyıcısı mı?

Permakültür gibi kıymetli ve sürdürülebilir tarım anlayışını benimseyen bir üretim modelini hayata geçirmek ve bu modeli kamuoyuyla paylaşmak, ciddi bir iletişim stratejisi gerektirir.

Böyle değerli bir üretimi, yalnızca üç-beş yerel basın kuruluşuna hediye göndererek tanıtmak açıkçası vizyon eksikliği olur.

Neden mi?

Çünkü bu işin hakkı, 13 ilçeyi kapsayan bir sosyal sorumluluk ve çevre farkındalığı kampanyasıyla yapılırdı diye düşündüm.

Belediyelerle, yerel STK’larla, eğitim kurumlarıyla birlikte organize edilecek bir “Permakültür Tarım Günleri” etkinliği, hem tarımsal bilinci artırır hem de bölgeye katkı sağlar; adı da kalıcı olurdu.

Ali Korkmaz’ı tanımam. Ama şunu sorarım:
Bu karpuzlar sadece karpuz mu?
Yoksa zamanında yanında olanlara bir teşekkür hediyesi mi?
Yoksa biz bir şeyleri yanlış mı okuyoruz?

Eğer gerçekten iyi niyetle yapılan, doğaya saygılı bir üretim modeli ve halkla paylaşım gayesi varsa, bu kıymetlidir,

Bu önemli  üretimlerin birçok sefer   haberlerini  yaptım.

Öküzün altında buzağ arama merakım’da yoktur hiçbir zamam olmadı’da.

 Ama böyle bir çalışma daha geniş bir vizyonla, daha çok insana ulaşacak şekilde planlanmalıydı.

Karpuz güzel, tatlı, serinletici…
Ama mesele sadece karpuz değil.

Mesele; bir fikri, bir anlayışı, bir üretim modelini toplumla bütünleştirmek.
Yoksa birkaç kişiye ulaşan “sembolik” hediyelerle ne kadar yol alınır?

Bizden söylemesi…

Selam ve Saygılarımla,,

 

Önceki Haber

İzmit: Riskli istinat duvarı yıkıldı, yeniden inşa ediliyor

Sonraki Haber

Derince: Eğlencenin yeni durağı!

post-bars

Yorum Yap

İlgili gönderi