
Demem o ki!
Siyaset kurumunun yeni Dünya düzeni ile evrileştiği bir döneme girilmiş bulunuyor.
Bunun ipuçlarını AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı, Sayın Erdoğan konuşması içinde şifrelerle gördük. Canlı olarak izlediğim kongre Ankara’da yapıldı. Teşkilatlar düzenli, düzgün bir şekilde yer aldı.
Günümüz siyasetinin ana dili bu düzen içinde artık kurumsal siyaset olmalıdır.
Siyaset dili değişmiştir. Öncelikli kirişelmiş taban ağırlığı yerine kuşak değişimini öngören yeni siyaset anlayışı ile AK Parti yeni MYKK sı örnek oluşturmuştur.
Siyaset sisteminin i muhalefet kısmı gerçekten kirlenmenden bahsediyorsa iktidar partisini suçlamak yerine biraz aynaya dönüp kendilerine bakması gerekmektedir.
AK Parti Yönetimi, Parti içindeki İnsan kaynakları sistemini devreye girmesiyle özellikle değişim modelini gövdedeki zihniyeti bozmadan teşkilatlarına yapılandırıyor. İstanbul Milletvekili Hulki Cevizoğlu, örneği belki bunun çok önemli örneği olarak gösterebiliriz.
Eski siyaset anlayışına “Güle güle”, Yeni anlayışa “Hoş geldin” mesajının en güzel örneğini, AK Partinin hazırladığı reklam tanıtım filmi çok güzel anlatıyor. Ak Parti Genel merkez MYK seçilen Kocaeli milletvekili Prof. Dr. Sadettin Hülagü çok önemli bir örnek.
Erdoğanın, konuşmasını izlerken bana göre önemli dört gerçek ifadesi önemsediğim “bizim şabileli kongrelerimiz olmadı”Dışarda bekleyen kongre salonuna giremeyen 60 bin kişi özellikle bu soğukta” “Bizim, hiç kavgalı kongrelerimiz olmadı” Kadının Siyaset alanındaki önemini vurgulaması”
Yalnız şu çok iyi biliniyor Erdoğan’ın en büyük sıkıntısı 22 yıla yakın AK Parti Belediyelerinin, İl ,İlçe teşkilatlarının hizmetleri doğru anlatamadığı gerçeği düşündürücü.
Halkla karşı karşıya gelen kendi seçmenini sokağa çıktığında hizmetleri ancak broşür vererek çalıştık demesinin nedeni nedir? Bu broşürü alıp, yıllarca destekledim fakat şimdi oy vermeyeceğim demesine karşın ne söylenmesi gerekiyor karşı tarafa? broşürün sosyal medyada görselini atan birçok teşkilat mensubu içerisinde ne yazdığını kaç kişi okuduğunu bilen var mı?
Mesela sabah namazı programları en kolay yol gibi gözükse de seçmeni ne kadar ikna eder?31.Mart.Seçimlerinde halktan gelen genel sorulardan biri, Ekonomi ve standardı düşen vatandaşın sorusu alım gücünün düşmesi ile birlikte ne olacak, nereye gidiyoruz gibi esnafın iş yok sorusuna “savaş var” ifadelerini n verildiğini “Ukrayna -Rusya” savaşının ilişkisi esnafın ve vatandaşın sıkıntısın nasıl bir karşılaştırmak nasıl bir düşünce tarzı olduğu anlaşılmış değil.
Su faturasını sosyal medyadan atan ı gecen yıl ve bu yıl gelen zammın karşılaştırmasını yapan vatandaşa nasıl yanıt verilmeli? AK Partili seçmene nasıl yanıt verilmeli? Haklısınız dedin mi? 1-0 değil 10-0 mağlupsun, yandı keten helva, daha karşındakini ikna edemezsin.
Siyaset, ikna sanatıdır. Çöpten ürün toplayanlar gerçekliği var mı elbet var tespit etmek gerekiyor “Muhtarlar” ın en büyük görevi olmalıdır. Özellikle, taşra ve köylerde.
Örneğin, Kocaeli’nde muhtarlar ne kadar çalışıyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkan Tahir Büyükakın, muhtarlık işleri ve İlçe Belediyeler bu konuya önem vermesi gerekiyor.
Muhtarlık 7/24 bir iş. Kapılarında öğlen tatilli vs yazılı olmayacak şekilde çalışmaları gerekiyor.
Teşkilatlar içinde bilgi birikimi olmayan, Pr çalışması olmayan kişilerin danışmanlığı boşadır. Belediyeler, İlçe teşkilatları büyük küçük hangisi olursa yok denecek kadar az olduğu olan bir insan kaynağı olmasına rağmen yetkin kişilerle çalışılmadığı gerçeği biliniyor.
Tamamen siyasi menfaatler uğruna alınan liyakatsiz kişilerin toplandığı alanları AK Parti Merkez yönetimi takip etmelidir. Merkez yönetime son dönemde çok iş düşeceği besbelli.
.
Başkan Erdoğan, idareciler için vatandaşın tüm sorunları için yanında olacaksınız ,7/24 telefonunuz ve kapınız açık olacak açıklamaları var.Millete verilen hizmetler Ayan, beyan ortada.
Twitter’da Sayın Erdoğan her zaman birçok hizmetleri çok önemli birçoğunu bildiğim için takip ediyorum zamanla.
SGK Yönetmeliği yıl veremeyeceğim fakat 10 yıl olmuştur, yine yönetmelik çıkalı birleştirildi iki kurum SGK oldu. Devrim neticesinde büyük hizmetler biri, çalışan kadınların emekli olmasına neden olan hizmet “çalışırken doğum yapan sonrasında çalışmayan” kadınlarımız emekli olması için “2 yıl ,sonra 4 yıl “çocuğa emekli olması için eklenen yıl , büyük bir hizmettir.
22 yılda verilen hizmetler çok fazla, işin ucu ince menfaat hesapları olunca teşkilatlar içinde bunları bilen anlatan kabiliyetli kişiler çok az.
Yıllar önce, Enerji çok önemli olacağı tespitinde bulunan iktidarın enerji politikaları engellenmiştir.
Nüfusu artıyor ekonomik istatistikler ekonomini çarklarının yıllara istinaden büyüceğini ülkenin ihracat hamlesinin hızla artacağını Global Dünya ticaretinde en büyük sorunun sanayicinin enerji ihtiyacı olacağı gerçeğini yapılan istatiksellerle belirleniyor.
Dışardan satın alınan enerji değil, nükleer santral, hidrolik santraller ,Res projeleri Ülkenin geleceğini öne çıkartacak hizmetlerin önü kesiliyor nasıl mı?
Greenpeace merkezi Hollanda’da bulunan uluslararası çevreci sivil toplum kuruluşu çevre gönülleri adına kuruluşların bölge halkını eylem çağıran ,eylemlere muhalefet desteği alan “Asteriks” gibi giyinen köylüleri ayaklandıranlar Örgütün çevre amacı olmadığı daha sonra ortaya çıkmış fakat olan birçok projenin engellenmesi ile projeler sonraki döneme kalmıştır.
Enerji projeleri son sürat devam ediyor, Mersin’deki “Akkuyu Nükleer Santralının ” 6 ünitesi de devreye girdi. Karşı çıkmalar olmasaydı 5 yıl önce bir santralımız olacaktı. Türkiye’nin %40 yakın enerjiyi yaratacak durum, böyle karşı çıkıldı.
Şimdi esas konu işte bu soru çok önemli, tarım ülkesi mi olmalıyız? kendine yeten!
Dİğer bir soru, bacalı sanayi dediğimiz Endüstri, üretim ve ağır sanayi üzerine mi gitmeliyiz?
Türkiye, Dünyanın en büyük “Lojistik Üs” konumu haline gelmiş durumunda, yeni değil son 15 yıla yakın durum bu son yıllarda daha önemseniyor cazibe gittikçe artıyor.
Kendine yeten tarım ülkesi olmak sevdası geç kalındı, Neden mi gelişmiş kaynaklarımızı 70.yıl önce toprağa gömenlere, yabacılara Siyonist burjuva takımına peşkeş çeken siyasetçilere, Türkiye’nin bağımsız ekonomi modelini, gelişmesini engelleyen vesayet sistemine soracaksınız?
Daha o kadar sorulacak soru var ki! Tarım ülkesi olmak için, tarıma elverişli alanlar ne oldu bunları soralım? Köylerdeki nüfusun, metropollere gitmesi tarım alanlarının ekilip biçilmemesini sebeplerini soralım?
Hep söylüyorum, AK Parti 22 yıllık iktidarı döneminde yaptığına bakacaksın eğer, 70 yıllık sorunların birçoğunu 22 yıllık iktidarları süreci içinde enaza indiren ülkenin gelişim ve değişimine gerçekleştiren AK Parti iktidarı sorun üretmedi, sorunları çözdü.
Ukrayna örneğine bakalım, yeraltı kaynaklarının Dünya ölçeğinde en büyük alanına sahip olduğu gibi Dünyanın tahıl ambarı olan bu ülke, savaşa rağmen bunu liderliğini korudu.
Ülkenin geldiği duruma bakın Halk siyasetin içinde olmadığı acı gerçeği savaş ile gördü.
Güllük, gülistanlık bir ülkede sen gel ” , komedyen aktörü” lider seç.
Ülkenin ekonomik çarkları sistemsel dönüyor bir problem yok, halk zengin, gayrisafi milli hasılat Avrupa ülkelerinde çok fazla olan vatandaş komedyen lideri seçtikten sonra Ukrayna Rusya savaşıyla Ukraynalıların birçoğu ülkelerini terk etiller ve bir kısmı ağır bedeller ödedi.
Ukrayna ve Rusya’nın konusunu sizlere şöyle bir mecazi olarak anlatayım, birbiriyle akraba olan bu iki ülkenin kavgası elti ile görümce tartışması ile başladı. Aile içindeki barış olması gerekirken alevlenen tartışma kavgaya dönüştü. Kavga büyüyünce birisi gidip sokaktaki ağır abilerden Karadayı’yı bu kavgaya davet etti sonuçları çok aci oldu.
Seçtiğimiz liderlere dikkat etmek gerekiyor, trajedi komik durumlara düşmemek için..